faiz


 

FAiZ YiYENLER HAKKINDA
 
Cenâb-i Hakk’in yapilmasini emrettigi seylerde sayisiz faydalar oldugu gibi men edip yasak ettigi seyleri islemekte de yine sayisiz zararlar vardir. Belki insanoglu ilk önce bunlarin farkina varamaz. Firsatlari kaçirir. Bir takim dinsiz ve suursuz insanlarin insan kiligindaki canavarlarin yanlis fikirlerine aldanir. Sonra da dönmesi çok güç olur. En basiti sigara ile faize bulasanlarin halleri mâlumdur. Bunlar her ne kadar zengin olsalar da hiç bir kiymeti yoktur. Dagdaki eskiya soydugu insanlarin parasini nasil yiyorsa bunlarin da daha ustaca, silahsiz biçaksiz milleti soymakta olduklari asikârdir. Çünkü aldigi mala verdigi faizi, sattigi malin üstüne ekleyip öylece satar. Ve verdigi faizi de kaç misliyle bizden alir. Bunun adina da kazanç denir. Vay hâlimize vay!
Onun için Cenâb-i Hak faizi haram kilmis. Ne al, ne ver, ne de kâtiplik yap. Bunlarin hepsi ayni günâhi yüklenirler. Hattâ sâhidler bile, bu günâha ortaktirlar. Zira faiz umumiyetle fukaranin aleyhinde oldugu gibi müslüman zenginleri de birden bire batirir; iflas ettirir, isi rast gitmez. Aldigini pahali alir. Satarken de piyasa düser. O zaman ucuza satmaya mecbur olur. Çünkü faiz ödeyecek. Faizi vermezse gelecek sene için iki kat olur. Derken ödeyemez, iflas edip gider vesselâm. Bir çok kimselerin de canlari yanar. Çünkü fukaranin âhi bosa gitmez.
Sen de aklim basina al da bu faizin yanina sokulma. Eger yüzde yüz kazanacagini bilsen dahi. Bir kere Allah Teàlâ’nin emrine muhalefet etmis olacaksin. Sonra da fukaranin ahim alacaksin. Sonra da bu faiz dolabini çevirenleri zengin edeceksin. Fakat sen de çok ve agir günahlarin altina gireceksin, iyi düsün, düsmanlarin, dinsizlerin suursuzlarin sözlerine kulak asma. Allah’im yasak etmis, Peygamberim de yasak etmis. Artik kim ne derse desin; benim kulagima girmez vesselâm. 
Simdi ana ve babaya âsi olma da bu günahlari irtikab etmek kadar tehlikeli ve korkunçtur, öyle ise ey aziz ve muhterem kardes! Her günahtan kork ve kaç ve bahusus ana ve babaya karsi âsî olmaktan son derece sakin.
Faiz hakkinda Tergib ve Terhib’in üçüncü cildinin basinda 30 adet hadis-i Serif zikredilmekte ve o kadar da âyet-i kerime. Müslümanlarin bunlari hem okumasi hem de bilmesi lazimdir. Meselâ bizler domuz eti yemekten çok korkariz da içki içmek, kumar oynamak, zina gibi her bakimdan fena olan günahlari islemekten çekinmeyiz. Bunun acisini ise hem dünyâda hem de öldükten sonraki mezar aleminde ve daha sonra kiyamet gününde pek de aci bir sekilde görecegimize ya aklimiz ermiyor veya inancimiz çok zayif. Belki de yok.
 
Meselâ bankaya yüzde yirmi faiz verecegiz; lâkin kazancimiz yüzde en asagi kirk, biz bu borcu çabuk öderiz; derken, nefis yeni yeni islere el atar. Dünyâ dönüyor ya elbette içindekiler de dönecek. Bakarsin ki, bir gün gelir faizi ödemedigin gibi ekmek parasini bile kazanamadin dükkani kapar ve kara kara düsünmeye baslarsin. Sonra banka mallan haczeder. Bir de bakarsin ki, borç bile ödenmemistir, iflas masasinda saskin saskin düsünür durursun. Bir de bunun âhiret hesabi var.
Cenâb-i Hak sana bu din-i islâm’i nasib etmis, helâl-haram yollari göstermis. Cennet ile cehennemi de bildirmisken böyle haram yollara sapip kendini ve çocuklarini da bu haram ile beslediginden dolayi ne senden ve ne de çocuklarindan bir hayir gelmez.
Avrupali bu isi yapiyorsa müslümanin da yapmasi mi lazim? Kâfirlerin âhirette yerleri zaten cehennem, sende mi o cehennemi istiyorsun ki, onun yaptigini yapmaya çalisiyorsun. Saki demeyesin ki: “Onlar bak dünyâya hâkim. Bizim evlâtlarimiz bile gidip oralarda çalisiyorlar. Kendi adamlari yetmiyor da bir de üstelik diger memleketlerden isçi aliyorlar bunlarda hep islerini bankalarla çeviriyorlar!” Pekâlâ amma, benim o kadar fazla ise aklim ermez. Yalniz bildigim bir sey varsa o da, Allah Teàlâ’nin bunu yasak etmesinde bir hikmet vardir. Bunu inkâr insanin müslümanliktan çikmasina kâfidir. Diger günahlari da inkâr böyledir, inkâr etmeden günahina inanarak, nefsine maglup olup yapmak müslüman için bir kirdir. Neticesi de helâktir. Çünkü faizi terketmeyenler hakkindaki: “Ellerinden gelirse Allah ve Rasûlü ile harbe hazirlansinlar” tehdidi karsisinda erimemek mümkün mü? 
 
 
 
 
Faizin Zararlari
 
1. Faizciler çesitli helak yollan ile helak olurlar ve vücutlarinda tedavisi müskil hastaliklar olur.
2. Azabi devamli olur ve âhirette kan deresinden kurtulmak için her ne kadar ugrassa da yine agzina taslar atilarak geri çevrilir.
3. Peygamber (s.a.v) bu faizciler için beddua etmis ve lânet etmistir ki, duasi makbul oldugundan herhalde âhirette çok aci bir azap ile karsilasacaklardir.
4. Bu günah-i kebîreyi islediginden azabi elim olacaktir. .
5. Cenâb-i Hak faiz yiyenleri cennete koymayacaktir.
6. Faiz yiyenler kabirlerinde cehennemdeki azap olunacak yerlerini görecekler en azi 73 günahin azabi olacaktir.
7. Faizin günahi 33 zina günahindan büyüktür.
8. Faiz, harab olmanin, helak olmanin, hâb u hüsranin, fakirligin, hastaliklarin, bereketsizligin ve rahmet-i ilâhiyyeden mahrumiyetin sebebidir.
9. Faiz yiyenlerin azabi; Büyük yilanlarin karinlarinda onlara azab etmesidir.
10. Faizciler yollarda ayak altinda kalip herkes tarafindan çignenirler.
11. Faizin her tarafa yayilmasi kiyametin yakinlgina alâmettir.
12. Faizciler kabirlerinden deliler gibi, cinnîler tarafindan yakalanmig tutulmus gibi, serseriler gibi kalkarlar.
13. Faizci topal olarak, aksak olarak ayaklarini sürükleyerek gider.
14. Faizcinin mali ne kadar çogalirsa çogalsin sonu fakirlik hem de çabuk fakirlik, hem dünyada fakir hem de âhirette fakir.
15. Sâid olan yani saadete erisen faizden uzak olur, saki ise faize bulasir. Ve ribâ sebebiyle simasi degisir, huyu da maymun ve hinzirlar huyuna döner, (Sûre-i Âli imran 130, 131, 132. ayetlere bak.)
16. Bu da müminler arasinda, ayrilik ve dövüslere, ölümlere sebep olur. Sûre-i En’âm’in 65. ayetini iyi oku. Sure-i Bakara’daki 48. sahifede faiz ayetlerini: 276, 279, ve 281’nci ayetleri de dikkatle oku ve iyi düsün.
 
Sârihler derki: Faiz yiyenlere silahlarinizi aliniz da harbe çikiniz. Hazret-i Ali Efendimiz’den bir rivayette vaktin imamina bunlari tevbeye çagirmak borçtur. Eger tevbe etmezlerse boyunlarini vurun” demislerdir. Hasan-i Basrî ve ibni Sîrîn de ayni fikirdedirler, vallahi bu sarraflar faiz yerler buyurdular. Ve bunlar Allah ve Resulüne harbe hazirlaniyorlar. Vaktin imami bunlari tevbeye davet eder. Tevbe ederlerse ne âlâ! Tevbe etmedikleri takdirde bunlari silahla te’dib eder.
 
Bu dünyâ hepimizce mâlum, bir gelis ve bir de gidis vardir. Bu aradaki zaman Hakk’in rizasina muvafik olduysa ne mutlu o kisiye. Ve eger haramlarla mesgul olarak bu dünyâdan ayrildi ise ne yazik o kisiye. Cenâb-i Hak cümlemize uyanikliklar nasib etsin de dünyâ ve âhiret saadetlerini ihsan buyursun... Âmin!
Eigene Webseite von Beepworld
 
Verantwortlich für den Inhalt dieser Seite ist ausschließlich der
Autor dieser Homepage, kontaktierbar über dieses Formular!